Hakk perdelenmiş değildir. Göremiyorsan, perdelenmiş olan sensin demektir. Eğer bir şey perdelemiş olsaydı, O’nu örtmüş olurdu. Bir şeyi örtmek onu kuşatmak, kuşatmaksa hâkim ve kahir olmak demektir. Oysa, “O, kullarının üzerinde tek kahhardır.” (6/18)
Kulluk vazîfelerini engelleyen beşerî vasıflarından arın ki, Hakk’ın çağrısına uymuş ve huzûruna yakınlaşmış olasın.
Her türlü günahın, gafletin, şehvetin temeli nefisten râzı olmak; olmamaksa her ibâdetin, uyanıklığın, iffetin temelidir.
Nefsinden hoşnut olmayan bir bilgisizle arkadaşlık etmen, nefsinden hoşnut olan bir bilginle arkadaşlık etmenden daha hayırlıdır. Nefsinden hoşnut olan bilgin nerde, nefsinden hoşnut olmayan bilgisiz nerde?
Kalb gözünün ışığı O’nun sana yakınlığını, kalb gözünün özü O’nun varlığı ile senin yokluğunu, kalb gözünün hakîkati ise O’nun varlığını… senin ise ne var, ne yok olduğunu gösterir.
“Allah vardı, O’nunla berâber hiçbir şey yoktu.” O, şimdi de eskiden olduğu gibidir.
Atâullah İskenderî – Hikmetler Kitabı