Geçenlerde bir şâire rastladım:
-Bâzen, dedi, böyle zorlanırım.
-Ne oldu ki?
-Ne olacak; (Gelen haydan, gider huya!) Diyeceğim. Fakat, gerisi gelmiyor.
-O niye ki?
-Niye olacak; Huy kelimesine kafiye düşüremiyorum!
-Üstat! Dedim, hiç kusûra bakma, ortada iki önemli ayak var; biri HAY, biri HÛ!
Sense, (huy) kelimesine kafiye arıyorsun. Onu bulsan bile mes’eleyi yerine oturtamıyacaksın.
İyisi mi, huydan vazgeç, Hû’ya odaklan! yak da düzelsin, baş da..