Allah’ın seni kulluğa ehil sayması, sana ödül olarak yeter.
*
İtaatleri konusunda Allah’ın, onların kalplerini açması ve dostluğunu göstermesi, kullukta bulunanlara karşılık olarak yeterlidir.
*
Bir şeyler umarak ya da gelecek cezâyı def etmek amacıyla ibâdet eden, Hakk’ı gerçek anlamda bilmiyor demektir. O,bağışta bulunduğu zaman iyiliğini, bulunmadığı zaman da kahrını gösteriyordur.
Bu demektir ki, O her iki durumda da sana Kendini tanıtıyor; dolayısıyla her iki durumda da sana lûtfuyla yöneliyor.
*
Allah’ın ana olan bağışını kesmesinden dolayı üzülmen, bunun Allah’tan geldiğini bilmediğin içindir.
*
Allah sana tâat kapısını açtığı halde kabûl kapısını açmayabilir.
Buna karşılık, işlemeyi takdîr ettiği bir günah da O’na ulaşmana sebep olabilir.
*
Aşağılanmayı ve alçakgönüllülüğü doğuran günah, büyüklüğü ve böbürlenmeyi doğuran tâattan daha hayırlıdır.